Kamulaştırmasız El Atma Davası Nedir?
- Avukat Vedat Hakan beyaz
- 11 Tem 2024
- 4 dakikada okunur
Kamulaştırmasız el atma, idarenin kamu yararını gerekçe göstererek, özel mülkiyetteki taşınmazlara fiilen veya hukuken el atması durumudur. Bu süreç, idarenin bütçe kısıtlamaları veya diğer sebeplerle yasal kamulaştırma prosedürlerini izlemeden taşınmazlara müdahale etmesiyle gerçekleşir. Kamulaştırmasız el atma, Türk hukukunda uzun süredir tartışılan ve yargı kararlarıyla şekillenen bir konudur. Bu yazıda, kamulaştırmasız el atmanın kavramsal çerçevesi, hukuki niteliği ve mülkiyet hakkı üzerindeki etkileri ile başvuru yolları ele alınacaktır.

Kamulaştırmasız El Atmanın Kavramsal Çerçevesi
Mülkiyet Hakkı ve Sınırlamaları
Mülkiyet hakkı, Anayasa ile güvence altına alınmış temel bir insan hakkıdır. Ancak bu hak, kamu yararı amacıyla sınırlanabilir. Türk hukuk sisteminde, idarelerin kamu hizmetlerini sürdürebilmesi için mülkiyet hakkını sınırlayan kamulaştırma, istimval ve devletleştirme gibi usuller bulunmaktadır. Bu usuller, belirli yasal prosedürlere uygun olarak gerçekleştirildiğinde hukuka uygundur.
Kamulaştırmasız El Atmanın Tanımı
Kamulaştırmasız el atma, idarenin yasal kamulaştırma süreçlerini tamamlamadan, özel mülkiyetteki taşınmazlara fiilen veya hukuken müdahale etmesidir. Fiili el atma, idarenin taşınmaza fiziksel olarak el koyması iken; hukuki el atma, taşınmaz sahibinin mülkiyet hakkının imar planları veya diğer hukuki düzenlemeler yoluyla sınırlandırılmasıdır. Kamulaştırmasız El Atma Davası Hakkında Detayları Öğrenmeye Devam Ediniz.

Kamulaştırmasız El Atmanın Türk Hukukundaki Gelişimi
Yargıtay’ın 16.05.1956 Tarihli ve E.1956/1, K.1956/6 Sayılı ve 16.05.1956 Tarihli ve E.1954/1, K.1956/7 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararları
Kamulaştırmasız el atma sorunu, Türk hukukunda usulüne uygun bir kamulaştırma işlemi yapılmaksızın özel mülkiyetteki taşınmazlar üzerinde özellikle yol yapılması nedeniyle ortaya çıkmıştır. Uzun yıllar boyunca kamulaştırmasız el atmaya ilişkin yasal düzenleme yapılmadığı için bu husustaki eksiklik Yargıtay'ın sorunun çözümüne yönelik kararları ile giderilmeye çalışılmış, bunun sonucunda kamulaştırmasız el atma kurumu yargı içtihatları ile şekillenmiştir.
Yargıtay'ın sorunun çözümüne ve yargı mercileri arasındaki içtihat ayrılıklarının giderilmesine yönelik verdiği önemli kararlardan birisi Yargıtay’ın 16.05.1956 tarihli ve E.1956/1, K.1956/6 sayılı içtihadı birleştirme kararıdır. Özel mülkiyetteki taşınmazın kamulaştırma yapılmadan yola dönüştürülmesi nedeniyle açılan dava sonunda verilen bu kararda taşınmaz sahibinin taşınmazını yola dönüştüren kamu tüzel kişisi aleyhine isterse el atmanın önlenmesi davası açabileceği, isterse de bu fiili duruma razı olarak taşınmazının kamu tüzel kişisine devrine karşılık taşınmazın bedelini talep edebileceği ve isteyebileceği bedelin de dava tarihindeki bedel olduğu belirtilmiştir. Anılan içtihadı birleştirme kararında açıkça belirtilmese de bu kararın ecrimisil taleplerini de kapsadığı ifade edilmektedir. Yargıtay’ın mülkiyet hakkını koruyucu ve çağdaş bir yaklaşımla verdiği bu kararıyla taşınmazına kamulaştırmasız el atılan malikin dava yoluyla idarenin mülkiyet hakkın özüne dokunan el atma eylemini sonlandırabilmesinin ya da taşınmaz bedelini elde etmesinin yolu açılmıştır.
Yargıtay'ın sorunun çözümüne yönelik verdiği önemli kararlardan bir diğeri ise Yargıtay’ın 16.05.1956 tarihli ve E.1954/1, K.1956/7 sayılı içtihadı birleştirme kararıdır. Bu kararda kamulaştırmasız el atma halinde malikin mülkiyet hakkı devam ettiği için açılacak bedel davalarında zamanaşımının söz konusu olamayacağı ifade edilmiştir .
Kamulaştırmasız El Atmanın Hukuki Niteliği ve Sonuçları
Hukuki Nitelik
Kamulaştırmasız el atma, hukuka aykırı bir fiil olup, mülkiyet hakkının ihlali niteliğindedir. Anayasa ve kanunlara aykırı olduğu gibi, suç teşkil eden ve etik olmayan bir uygulamadır. Yargıtay’ın içtihadına göre, kamulaştırmasız el atma durumunda taşınmaz maliklerinin mağduriyetinin giderilmesi gerekmektedir.
Sonuçlar
Kamulaştırmasız el atma, taşınmaz sahibinin mülkiyet hakkını ihlal eder ve bu hakka müdahale niteliğindedir. İdarenin bu tür eylemleri, taşınmaz maliklerinin yargı yoluna başvurarak tazminat talep etmelerine neden olur. Kamulaştırmasız el atma, hem fiili hem de hukuki sonuçlarıyla taşınmaz sahiplerini mağdur etmektedir. Kamulaştırmasız El Atma Davası Hakkında Detayları Öğrenmeye Devam Ediniz.

Kamulaştırmasız El Atmaya Karşı Hukuki Başvuru Yolları
El Atmanın Önlenmesi Davası
Taşınmaz maliklerinin, idarenin hukuka aykırı el atmasının önlenmesi amacıyla açabilecekleri davadır. Bu davada, idarenin fiili müdahalesinin durdurulması ve taşınmazın malike geri verilmesi talep edilir.
Kamulaştırmasız el atma Bedel Tespiti Davası
Kamulaştırmasız el atma durumunda, taşınmazın bedelinin tespiti ve malike ödenmesi amacıyla açılan davadır. Bu dava ile taşınmaz malikinin uğradığı zararın tazmini sağlanır.
Kamulaştırmasız el atma Tazminat Davası
İdarenin kamulaştırmasız el atma fiili nedeniyle taşınmaz malikinin uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini için açılan davadır. Bu dava, malikin zararının giderilmesi amacıyla açılır.
Kamulaştırmasız el atma Ecrimisil Davası
İdarenin, taşınmazı haksız olarak kullanması nedeniyle taşınmaz malikine ecrimisil (haksız işgal tazminatı) ödemesi gerektiğini belirten davadır. Bu dava ile malike, taşınmazın haksız kullanımı nedeniyle doğan gelir kaybının tazmini sağlanır.
Anayasa Mahkemesi ve İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’ne Bireysel Başvuru
Kamulaştırmasız el atma nedeniyle iç hukuk yollarının tükenmesi durumunda, taşınmaz malikleri Anayasa Mahkemesi’ne ve İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunabilirler. Bu başvurular, temel hak ve özgürlüklerin ihlal edilmesi durumunda başvurulabilecek ulusal ve uluslararası yargı mercileridir.

Kamulaştırmasız El Atma Davaları Hangi Mahkemede ve Hangi Sürede Açılır?
Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılacak davalarda görevli ve yetkili mahkeme, taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesidir. Kamulaştırmasız el atmaya ilişkin davalarda zamanaşımı süresi bulunmamaktadır. Ancak, mülkiyet hakkının ihlali durumunda derhal dava açılması, hak kaybına uğranmaması açısından önemlidir. Taşınmaz maliklerinin, haklarını korumak için mümkün olan en kısa sürede hukuki yollara başvurması tavsiye edilir.
Sonuç
Kamulaştırmasız el atma, mülkiyet hakkının ihlali niteliğinde olup, Anayasa ve yasal düzenlemelere aykırıdır. Bu hukuka aykırı uygulama, taşınmaz maliklerinin haklarını ihlal etmekte ve mağduriyetlerine yol açmaktadır. Kamulaştırmasız el atma durumunda taşınmaz maliklerinin hukuki başvuru yollarını kullanarak haklarını aramaları mümkündür. Bu yazıda ele alınan hukuki başvuru yolları, taşınmaz maliklerinin haklarının korunması açısından önemli araçlardır. Kamulaştırmasız el atma sorununun çözümü için yeni yasal düzenlemelere ihtiyaç duyulmakta olup, idarenin bu tür hukuka aykırı eylemlerine son vermesi gerekmektedir. Söz konusu durumlarda avukat desteği ile hukuki süreçleri takip etmeniz tavsiye edilir.
Commentaires