Mirasın Hükmen Reddi Davası
- Avukat Vedat Hakan beyaz
- 18 Tem 2024
- 4 dakikada okunur
Ölümden 3 ay geçmesine rağmen mirasın reddedilmesi nasıl olur?
Türk Medeni Kanunu'na göre miras, mirasbırakanın ölümü ile birlikte yasal ve atanmış mirasçılara geçer ve bu geçiş ile birlikte mirasçılar, mirasbırakanın borçlarından kendi malvarlıkları ile sorumlu olurlar. Ancak, mirasçıların mirasbırakanın borçlarından sorumluluğunu sınırlamak ve onları korumak amacıyla, mirasın reddi kurumu oluşturulmuştur. Mirasın reddi, mirasçıların mirasbırakanın borçlarını üstlenmekten kaçınmalarını sağlayan bir hukuki mekanizmadır. Bu yazıda, mirasın hükmen reddi konusunu hukuki esasları ve Yargıtay kararları ışığında inceleyeceğiz.

Mirasın Hükmen Reddi Davası Nedir?
Medeni Kanunun 605. maddesinin ikinci fıkrasına göre, "ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır." Bu hüküm, mirasçıların aktif bir beyanda bulunmalarına gerek kalmadan mirasın kendiliğinden reddedilmiş sayılmasını sağlar.
Mirasın Hükmen Reddi Davasının Şartları
Mirasbırakanın Borçlarını Ödemekten Aciz Olması: Mirasbırakanın ölüm anında borçlarını ödemekten aciz olması, yani borca batık olması gerekmektedir. Bu durum, borçların malvarlığından fazla olması olarak tanımlanabilir.
Bu Durumun Açıkça Belli Veya Resmen Tespit Edilmiş Olması: Mirasbırakanın borçlarını ödemekten aciz olduğu durumun açıkça belli veya resmi bir kurum tarafından tespit edilmiş olması gerekir.
Süre Bakımından Mirasın Hükmen Reddi Davası
Mirasın hükmen reddi için öngörülen sürelere dikkat edilmesi büyük önem taşır. Medeni Kanun’un 605. maddesine göre, mirasçılar, mirasbırakanın ölümünden itibaren üç ay içinde mirası reddetme hakkına sahiptirler. Bu süre, yasal mirasçılar için mirasbırakanın ölümünden, atanmış mirasçılar için ise vasiyetnamenin kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar.
Ancak, mirasın hükmen reddi durumunda, mirasbırakanın ödemeden aczinin ölüm anında açıkça belli olması veya resmen tespit edilmiş olması yeterlidir. Bu durumda, mirasçılar süresi içinde bir beyanda bulunmasa dahi miras reddedilmiş sayılır. Yani, mirasın hükmen reddi için mirasçılar tarafından ayrıca bir ret beyanı yapılmasına gerek yoktur.

Mirasın Hükmen Reddi Davası için Zamanaşımı ve Hak Düşürücü Süreler
Mirasın hükmen reddi için zamanaşımı süresi uygulanmaz. Hükmen red karinesi, mirasbırakanın ölüm anında borçlarını ödemekten aciz olduğunun açıkça belli veya resmen tespit edilmesi durumunda devreye girer ve miras kendiliğinden reddedilmiş sayılır. Bu durumda, mirasçıların ayrıca bir işlem yapmalarına gerek kalmaz.
Ancak, mirasçılar mirası kabul etmek isterlerse, bu kabul iradesini üç aylık süre içinde açıkça veya örtülü olarak beyan edebilirler. Üç aylık süre içinde ret beyanında bulunmayan veya mirası kabul ettiğini açıkça veya örtülü olarak beyan eden mirasçılar, mirasbırakanın borçlarından sorumlu olurlar.
Mirasın Hükmen Reddi Davası Nasıl Olur?
Hükmen ret, bir dava ile tespit edilebileceği gibi, açılmış bir davada itiraz edilerek ya da icra takibine itiraz yoluyla da ileri sürülebilmektedir.
Açılmış Bir Davada İleri Sürülmesi
Tereke alacaklılarının, Türk Medeni Kanunu'nun 605/2 maddesi kapsamında borca batık bulunan bir terekenin mirasçıları aleyhine açmış oldukları bir davada, mirasçılar mirasın hükmen reddedilmiş sayılmış olduğu iddiasıyla itirazda bulunabilirler. Bu durumda, aynı mahkeme, görülmekte olan davada hükmen reddin şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) gereğince ön sorun şeklinde inceleyip çözüme kavuşturur.
İcra Takibinde İleri Sürülmesi
Mirasbırakanın alacaklıları tarafından, mirasbırakanın borçları nedeniyle mirasçılara karşı açılmış olan bir icra takibine mirasçılar hükmen ret iddiasıyla itiraz edebilirler. İcra İflas Kanunu'nun 68. maddesinin dördüncü fıkrasının birinci cümlesindeki "Borçlu murisine ait bir alacak için takip edilmekte olup da, terekenin borca batık olduğunu ileri sürerse bu hususta ilam getirmesi için kendisine münasip bir mühlet verilir" hükmü gereği, hükmen ret itirazının icra mahkemesi tarafından incelenmesi mümkün olmadığından, mirasçılar bu konuda bir tespit davası açmak zorundadır.
Yargıtay Kararları Işığında Mirasın Hükmen Reddi Davası
Yargıtay, mirasın hükmen reddi ile ilgili birçok kararda bu hukuki mekanizmanın uygulanmasını detaylandırmıştır. İşte bazı önemli Yargıtay kararları:
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 10.05.2011, E. 2010/5211, K. 2011/8037: Bu kararda, davacı mirasçıların, mirasbırakanın ölümü sonrası mal müdürlüğüne ödeme yaparak tereke işlemlerine karıştıkları ve bu nedenle mirası reddedemeyecekleri hükmüne varılmıştır. Kararda, Medeni Kanun'un 610. maddesinin ikinci fıkrasındaki "ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan işler yapan mirasçı, mirası reddedemez" hükmüne atıfta bulunulmuştur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 16.04.2008, E. 2008/4-332, K. 2008/336: Bu kararda, mirasbırakanın ölmeden önce hiçbir malvarlığı bulunmadığı, işsiz ve güçsüz dolaştığı tespit edilmiştir. Tanık beyanları ve resmi kurum yazıları ile mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli olduğu sonucuna varılmış ve mirasın hükmen reddedilmiş sayılmasına karar verilmiştir.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 12.05.2009, E. 2009/6082, K. 2009/9439: Kararda, mirasbırakanın ölüm anında taşınır ve taşınmaz mallarının bulunmadığı, sosyal güvenlik kurumlarından maaş almadığı ve borca batık durumda olduğu tespit edilmiştir. Bu durumun hükmen reddi gerektirdiği belirtilmiştir.
Murisin vefatı sonrasında Maddi Varlıkları ve Borçları değerlendirildiğinde ödeme aczi durumunda olduğu, yani maddi varlıklarının borçlarını karşılamadığı net biçimde ortadadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Hukuk Daireleri kararları ışığında, terekenin borca batık olduğunun tespiti için, tereke alacaklıları aleyhine dava açılabileceği, bu davanın her hangi bir süreye tabi olmadığı, bu davada asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu hususu belirtilmektedir .TMK 605. maddesi “Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” gereğince yasal mirasçısı olan müvekkil tarafından söz konusu miras tümüyle reddedilmek istenmektedir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 14/03/2001 tarih, 2001/2-220 Esas ve 2001/240 Karar sayılı kararında özetle, “Medeni Kanunumuz, mirasın “hakiki reddini süre ile kayıtlı kılıp, mirasçıların tek taraflı irade açıklaması ya da dava yolunu öngördüğü halde, davada söz konusu “hükmi reddin” sonuç doğurması için her hangi bir irade açıklaması ya da dava yolu öngörülmemiştir. Dahası reddin kendiliğinden oluştuğu kabul edilip, mirasın açılma ile mirasçılara kendiliğinden intikal edeceği yolundaki kurala bir istisna getirilmiştir. Gerçekte de mirası hükmen reddetmiş sayılan kişi tereke alacaklıları aleyhine husumet yönelterek bu durumun tespitini isteyebileceği gibi, bunu def’i yoluyla da ileri sürebilir.” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Mirasın Hükmen Reddin Hukuki Niteliği
Hükmen redde ilişkin düzenlemeler, mirasçıların mirasbırakanın borçlarından sınırsız sorumluluğunu engellemek amacıyla getirilmiştir. Hükmen red karinesi, mirasçıların mirasbırakanın borçlarından kurtulmalarını sağlar ve terekenin resen tasfiye edilmesini mümkün kılar.
Sonuç
Mirasın hükmen reddi, mirasçıları koruma amacı güden önemli bir hukuki düzenlemedir. Yargıtay kararları ışığında değerlendirildiğinde, mirasbırakanın borçlarını ödemekten aciz olması ve bu durumun açıkça belli veya resmen tespit edilmiş olması durumunda mirasın hükmen reddedilmiş sayılacağı görülmektedir. Bu mekanizma, mirasçıların borç yükümlülüklerinden korunmasını sağlayarak adil bir miras paylaşımını mümkün kılar. Mirasın hükmen reddi davası açmak için Çanakkale Gayrimenkul Avukatımız ile iletişime geçiniz.
Comments